9 Mart 2010 Salı

valhalla'dan notlar

* okul valhallavägen'de. valhalla, iskandinav mitolojisinde ölen kahramanlarin götürüldügü büyük bir salon. odin orda savasta ölen kahramanlarin yarisini topluyor ki kiyamet günü (ragnarok) geldiginde kendisi icin sava$sinlar. bu arada da vur patlasin, cal oynasin.. bir nevi cennet. neyse efendim okulun valhalla yolu diye bir sokakta olmasi cok hosuma gidiyor. türkiye'de bir yerlerde sirat köprüsü diye bir köprü olsaydi ho$ olmaz miydi?

* bugün bina görevlisi ile kisa bir gerginlik yasadik ama tatliya baglayacagiz sanirim. kaloriferlerim yanmiyor diye sikayette bulundum, adamcagiz bu sabah geldi bakti icerisi 23 derece.
 
- "e tabi yanmaz, 20 dereceye düstügünde otomatik devreye giriyor bu radyatörler" dedi. ben de,
+ "my beautiful friend, since i came here, i haven't seen this heating warm, do you think it's normal?" dedim. ("güzel kardesim, geldigimden beri bir kez olsun ilik görmedim ben bu kaloriferleri, normal mi sizce?") "now the sun's shining in like a cabbage, of course it is 23 degrees! come and see it at night. come to the exit!" didim. ("simdi kabak gibi günes vuruyor iceri, tabi ki 23 derece olacak. sen gel aksam gör burayi. cikisa gel!")

o da sonunda odanin sicakligini 24 saat boyunca ölcecek bir minik dalga birakmaya razi oldu. bu arada sekil 1 a penceremin manzarasi. kalorifer konusundaki israrimi belki daha iyi anlarsiniz diye koyuyorum (:

* teeh 2 yil önce hediye edilmis cizim defterim ve kalemlerimi ilk kez vasa müzesinde kullanmaya basladim. bakalim gerisi gelecek mi. vasa da yetmezse hicbir sey yetmez zaten tekrar cizdirmeye. bana yeniden resimler cizdiren gemi (:

1 yorum:

Esterhazy dedi ki...

o kadar geldim bi vallahi yoluna goturmedin beni. ayni mannheim'a goturmedigin gibi.